Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2023 - 2024
Türkiye sahip
olduğu jeomorfolojik ve klimatolojik özellikler nedeniyle deprem, heyelan, sel
gibi doğal afetlere karşı son derece hassas bir konumdadır. Kandilli
Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü’nün verilerine göre, ülkemiz son
yüzyılda 6,0 (Ms) büyüklüğünde elliden fazla deprem yaşamıştır. Bu bağlamda, 6
Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana
gelen depremler, afet durumlarında ve sonrasında elektrik enerjisine olan
ihtiyacı acı bir şekilde ön plana çıkarmıştır. Elektrik enerji sistemlerinin,
farklı büyüklüklerdeki ve tekrar eden depremlere maruz kalması, bu sistemlerin
geniş bir bölgeye yayılması, güçlendirilmesi gereken kritik bileşenlerin
önceliklendirilmesinin önemini bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Özellikle
sanayi, ulaşım ve ticaret gelirinin yaklaşık üçte birine ev sahipliği yapan
Marmara Bölgesi’nde yaşanacak bir depremin nüfus yoğunluğu da göz önünde
bulundurularak hem can kaybı hem de ülke ekonomisi açısından yıkıcı sonuçları
olacağı aşikardır. ‘Marmara Bölgesindeki 154-400 kV’ luk Enerji İletim Hava
Hatlarının Coğrafi Bilgi Sistemi Yardımıyla Sismik Risk Endekslerinin
Belirlenmesi’ başlıklı projemizde, deprem sırasında açığa çıkan enerji, fayın
uzunluğu ve depremin magnitüdü arasında var olan ampirik ilişkileri temel
alarak, Marmara Bölgesi’ndeki enerji iletim hattı altyapısının sismik riskleri
belirlenmektedir. Bu bağlamda, Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) kullanılarak,
bölgedeki 154-400 kV’luk enerji iletim hava hatları ve diri fayların detaylı
haritalanması gerçekleştirilerek, elde edilen çıktılar kullanılarak havai
hatların sismik risk endeksleri hesaplanmıştır.
Bu çalışmada, Marmara Bölgesi’nde potansiyel olarak yaşanabilecek
depremlerin enerji altyapısına etkileri analiz edilerek, alınması gereken
önlemlerin öncelikleri belirlenmeye çalışılmıştır. Bu sayede afet anında enerji
kesintilerinin en aza indirilmesine yönelik stratejiler geliştirmeye yönelik katkılar
hedeflenmiştir.