Yetilmezsoy K. (Yürütücü), İlhan F., Kıyan E.
TÜBA Projesi, 2018 - 2021
Dünya nüfusunun hızlı bir şekilde
artmaya devam etmesi, sanayileşmenin yeni boyutlar kazanması ve insanoğlunun
geleneksel yaşam şartlarından kurtularak hayat standardını yükseltmek istemesi,
atıksu üretimlerini kaçınılmaz bir sorun haline getirmiştir. Üretilen
atıksulardan kaynaklanan en büyük çevresel kaygılardan biri, ötrofikasyon gibi
ciddi çevresel problemlere neden olan yüksek miktardaki nütrient yükünün
nehirlere, göllere, denizlere ve yeryüzüne kontrolsüz bir şekilde deşarj
edilmesiyle ekosistem ve insan sağlığı üzerinde meydana gelen olumsuz
etkilerdir. Yüksek kirletici konsantrasyonuna sahip bu atıksuların organik ve
inorganik bakımdan alıcı ortam deşarj limitlerinin üzerinde olması, etkin ileri
arıtma alternatiflerinin kullanılmasını zorunlu hale getirmektedir. Azot ve
fosfor arıtımında konvansiyonel yöntemlerin maliyetlerinin yüksek olması ve
uygulama zorluğunun bu yöntemlerin kullanımını sınırlandırması nedeniyle, güvenilir
ve ekonomik teknolojilerin kullanımı gerekmektedir.
Özellikle, azot ve fosfor
giderilmesi ve geri kazanılmasında kullanılan ve diğer yöntemlere göre uygulama
kolaylığı olan magnezyum amonyum fosfat hekzahidrat (MgNH4PO4.6H2O,
MAP, struvit) çöktürmesi etkin ve yüksek verimli bir fizikokimyasal arıtma
yöntemi olarak literatürdeki yerini almıştır. MAP prosesinin nütrient içeriği
zengin olan çıkış sularında uygulanması neticesinde, çıkış suyundan nütrient
giderimi sağlanmakta, ilerideki kademelerde kullanılacak arıtma ünitelerine gelecek
nütrient yükü belirli ölçüde azaltılmakta ve değerli bir yan ürün olarak
struvit çökeltisi elde edilmektedir [1-3]. MAP prosesinin bu potansiyel
faydaları dikkate alındığında, özellikle yüksek nütrient içeriğine sahip
atıksulardan struvitin geri kazanımı maksadıyla gerçekleştirilecek çalışmaların
teşvik edilmesi ve hatta tesis ölçeğinde uygulanması gerekmektedir [4]. Son
yıllarda, çeşitli atıksulardan NH4+ veya PO43-
gibi nütrientlerin struvit olarak uzaklaştırılmasına ve geri kazanılmasına
yönelik laboratuvar ölçekli deneysel çalışmalar yapılmasına rağmen, struvit
formunda elde edilen nihai ürünün faydalı kullanım özelliklerinin
araştırılmasına ve uygulamaya yönelik çalışmalarla ilgili önemli bir literatür
boşluğu bulunmaktadır [5].
Bu çalışmanın amacı, organik
menşeili endüstrilerden kaynaklanan yüksek kirletici konsantrasyonuna sahip
atıksulardaki bakiye amonyum azotunu fizikokimyasal esaslı çalışmalar
neticesinde MAP formunda geri kazanarak elde edilecek struvitin, farklı alanlar
için (tarımsal uygulamalar için kaliteli bir gübre, kirletici madde gideriminde
faydalı bir adsorbent, çimento bağlayıcı bir malzeme ve yangın geciktirici bir
ürün) çevre dostu ve çok yönlü bir ürün olarak kullanılabilirliğinin
araştırılması sayesinde mevcut literatür boşluğunun doldurulması, çevre
açısından sürdürülebilir bir yönetim anlayışının benimsenmesi, konvansiyonel
malzemelerden tasarruf edilmesi, ilgili sektörlere yönelik bir ürün
geliştirilmesi ve ülkemizin sürdürülebilir kalkınma sürecine katkı sağlayarak
toplumsal refaha hizmet edilmesidir.