Erzincan deprem belleğinin kurma evler üzerinden okunması


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Yıldız Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2024

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: ESİN ATABEYLİ ÇAĞLIK

Danışman: Yasemen Say Özer

Özet:

Kendilerine özgü çeşitli hikayeleri olan kentler, canlı bir organizma gibi doğar, büyür, gelişir, değişir, yaşamlarına devam eder ve ölürler. Kentlerde yaşanan değişimler, çeşitli arakesitlerdeki ve bazı odak noktalarındaki anlarda belirginlik kazanır. Savaşlar, ekonomik/sosyal/siyasi etkenlerle yapılan yıkımlar, yaşanan çeşitli afetler (deprem,sel, yangın, heyelan...vb) kent belleğinde ve mimari yapılanmada boşluk, yitirilmişlik, kopukluk, yıkımlar oluştururlar. Deprem ve kent üzerinden yaşanan yıkımlara bakıldığında, depremin kentsel bellekte travmalara yol açtığı anlaşılmaktadır. Tezde, deprem-bellek-yıkım-mimari travma ilişkisi deprem sonrasında Erzincan kentinin kuruluş çabaları, barınma konusu üzerinden okunmaktadır. Çalışma alanı olarak seçilen Erzincan, fay hatları üzerinde bulunması nedeniyle depremin yıkıcı etkilerini tarihi boyunca en çok yaşamış kentlerden biridir. Kent deprem gerçeğiyle sürekli yüzleşmiş, yıkılmış ve yeniden kurulmak durumunda kalmıştır. Türkiye'nin yüzyılı içerisinde yaşanan en yıkıcı depremler arasında yer alan 1939 Erzincan depremi sonrasında kentsel bellekte kopukluklar yaşanmıştır. Yaşanan deprem sonrası kentin yeniden inşası/kurulması ve halkın barınma sorununun II. Dünya savaşının başladığı bir döneme denk gelmesi, yapı malzemesi ve yapım maliyetlerinin yüksek olması çözüm sürecini etkilemiştir. 1939 Depremi sonrasında tamamına yakını yıkılan Erzincan kentinde, devlet tarafından görevlendirilen akademisyen ve bilim adamları tarafından depreme karşı güvenli kent alanının belirlenmesi amacıyla çalışmalar yürütülmüş ve yeni Erzincan kenti, eski kentin 1,5 km kuzeyine yerleşmesi uygun görülmüştür. Izgara plan tipinde, bahçeli kent modeli oluşturulmuş ve Avusturya'dan Erzincan'a hazır yapı elemanları getirtilerek, farklı tiplerde biçimlenen deprem açısından güvenli konut modeli olan Kurma Evler inşa edilmiştir. Erzincan kentinde 1939 depremi sonrası yapılan Kurma Evler, kentin ve kentlinin deprem belleğini oluşturmaktadır. Erzincan kent belleğinde kırılma noktası olarak görülen deprem, yaşanan travmayla birlikte yıkım ve yeniden inşa sürecinde Kurma Evler üzerinden bir sembole dönüşür. Bu nedenle çalışmada Erzincan kentinde deprem belleği Kurma Evler üzerinden okunmaktadır. Kurma Evlerin TBMM Tutanakları kapsamında planlama kararları, yerinde gözlem ve tespit Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünden edinilen tapu kayıt ve imar durum bilgilerinden yararlanarak kent üzerindeki yerleşimi tespit edilmiştir. Haritalar üzerinden yerinde yapılan ölçüm, tespit ve çizimlerle yıkılan Kurma Evler, günümüze ulaşanlar, farklı tipleri, mekan organizasyonu, tasarım kararları, sözlü görüşmeler ve Kurma Evlere yapılan müdahaleler örnekler üzerinden değerlendirilmiştir. Deprem-bellek-travma, güncelliğini sürekli koruyan bir gerçek olması nedeniyle, yapılan çalışmanın literatüre katkı sağlayacağı ve tasarımcılara yol gösterici olacağı düşünülmektedir.