Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Yıldız Teknik Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Sanat Ve Tasarım Anasanat Dalı, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2022
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Emel Özcan Çetiner
Danışman: Rifat Şahiner
Özet:
Bu
çalışma, doğrudan sanat üzerine yazan bir düşünür olan Gilles Deleuze’ün, tıpkı
geleneksel felsefeye karşı olduğu gibi, batının geleneksel sanat anlayışına
karşı geliştirdiği özgün perspektifi ışığında hareket ederek; Deleuze’ün sanat
yapıtını bir duyumlar bloğu olarak ele alan düşüncesine odaklanmıştır.
Algılamlar ve duygulamların birlikteliğinden oluşan bu duyumlar bloğu,
yaratıcısının gücünden taştığı bir noktada ortaya çıkmaktadır. Deleuze,
eserlerini oluşlarla ortaya koyan sanatçıların yaptıklarının, görünenin
başarılı temsillerini sunmak değil, görünmeyen kuvvetleri görünür kılmak olduğunu
söylemektedir. Bu bağlamdan hareketle bu tezde, Deleuze tarafından bir duyum
bloğu olarak tanımlanan sanatta “duygulam” kavramına, onunla sıkı ilişki içinde
olan “temsil”in sanattaki konumuna, sanatın temsille mücadelesine istinaden
“temsilden kaçana/temsile direnene” Deleuzyen felsefenin özgün kavramlarının da
yardımıyla değinilmeye çalışılmıştır. Bu doğrultuda, Deleuze’ün olayları kuvvet
ilişkileri üzerinden değerlendirişi bizi kuvvetlere yöneltmiştir. Bununla
bağlantılı olarak, kuvvetlerin ve doğrudan duygulamın mekanı ve mücadelenin
yaşandığı yer olarak ele alınabilecek bedenin imkanlarını araştırma gereği
doğmuştur. Tüm bu araştırma sırasında Deleuze’ün klişenin karşısına tümüyle yaratıcı
biçimde dikilen felsefesinin bize verdiği kullanışlı kavramların aracılığıyla
farklı deneyim biçimleri (resim, video
sanatı, kavramsal sanat, beden ve perfomans vb.) üzerinden bir açımlama yaratmaya
çalışılmıştır.