Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Yıldız Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2025
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Fatih Uğuz
Danışman: Ali Durusu
Açık Arşiv Koleksiyonu: AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu
Özet:
İklim değişikliğinin etkisini çok daha fazla görmeye başladığımız şu günlerde, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelim hızla artmakta olup özellikle rüzgâr ile güneş enerjisinin enerji üretimindeki payı giderek artmaktadır. Ancak yenilenebilir kaynakların kesintili yapısı nedeniyle geleneksel enerji santrallerinin rolü de önemini korumaktadır. Bu bağlamda, Nükleer Güç Santrali (NGS) baz kaynaklardan biri olarak dikkat çekmektedir. Bu çalışmada, bir Nükleer Güç Santrali (NGS) ile entegre Pompaj Depolamalı Hidroelektrik Santrali (PHES) ve Yüzer Güneş Enerjisi Santrali (Yüzer GES) sisteminin birlikte çalışması ele alınmıştır. NGS'den üretilen fazla enerji, PHES sisteminde pompaj amacıyla kullanılarak suyun alt rezervuardan üst rezervuara pompalanması, bu enerjinin depolanarak talebin yüksek olduğu yük anlarında şebekeye destek vermek için kullanılması modellenmiştir. Modelde; arazi tipi GES'lere göre daha verimli olduğu bilinen Yüzer GES'ler, PHES sisteminin alt ve üst rezervuarlarında yer alarak yenilenebilir enerji ile tesis üretimini artırırken, aynı zamanda suyun buharlaşmasını azaltarak su tasarrufu ile çevreci bir çözüm sunmuştur. Bu hibrit sistem, Türkiye'deki enerji piyasasında kullanılan gerçek elektrik fiyatları temel alınarak, Türkiye Enerji Piyasası İşletmecisi (EPİAŞ) tarafından alınan verilerle Gün Öncesi Piyasası (GÖP) ve Dengeleme Güç Piyasası (DGP) çerçevesinde değerlendirilmiş ve entegre edilen sistemin farklı mevsimsel etkiler altında etkinliği çeşitli vaka analizleriyle incelenmiştir. Ayrıca, NGS'nin 8 saatlik kesinti olasılığı dikkate alınarak sürdürülebilirlik analizleri ile planlı kesintiler olsa dahi PHES entegrasyonu sayesinde sistem güvenli kılınabilmektedir. Sonuç olarak, bu hibrit yapının hem yenilenebilir enerji kaynaklarının şebekeye entegrasyonunu kolaylaştırdığı hem de sistem güvenilirliğini artırarak, enerji arz güvenliği sağladığı ve karbonsuzlaşma hedeflerine katkı sağladığı gösterilmektedir. Bu optimizasyon yaklaşımı ile işletme kârını maksimize eden sürdürülebilir bir enerji çözümü sunulmaktadır.