cilt.11, sa.85, ss.527-557, 2023 (Hakemli Dergi)
İki kıtanın birbirine bağlandığı özel bir coğrafyada bulunan, Roma, Bizans ve Osmanlı imparatorluklarına
başkentlik yapan İstanbul, binlerce yıllık kültür mirasıyla dünyada çok önemli bir konuma sahiptir. Bu kent, varlığı
ile her dönemin haritacılarının ilgisini çekmiş ve zaman içinde kentin önemli sayıda haritası yapılmıştır. Sayfiye
kavramının birinci sözlük anlamı yazlık, yazlık ev; ikinci sözlük anlamı ise şehre yakın kır kesimi olup Arapça
kökenli bir sözcüktür. Sayfiye sözcüğü kavramsal olarak, hem yazlık olarak kullanılan bir bölgeyi, hem de yaz
mevsiminde kullanılan yapıyı karşılamaktadır. 19. yüzyılın ortasından itibaren İstanbul kent merkezinin gelişmeye
başlayan sayfiye bölgeleri, ilk ortaya çıktıkları andan itibaren kentsel alana doğru evrilen bir gelişim ve dönüşüm
süreci içinde olmuşlardır. İşte bu süreç, ancak İstanbul’un yazılı ve görsel belgelerinin incelenip analiz edilmesiyle
çözümlenebilir. Bunun için de haritalar önemli bir araçtır. İstanbul haritaları yapılırken, yerleşimin sayfiye
bölgelerine göre yoğun olduğu Galata-Pera ve Tarihi Yarımada ön planda olmuş, sayfiye bölgeleri geri planda
kalmıştır. Bu çalışma, İstanbul’un sayfiye bölgelerinin haritalarına odaklanması açısından önemlidir. Çalışmanın
amacı, İstanbul’un sayfiye bölgelerine ilişkin haritaların tespitini yapmak, haritaları sistematize etmek ve harita
özelliklerini tanımlamaktır. Böylece belirlenen bölgelerle ilgili çalışma yapacak olan araştırmacıların haritaların
adları ve özellikleriyle ilgili bilgiye daha kolay ulaşabilmesi hedeflenmiştir. Makalenin giriş bölümünde, İstanbul
haritaları ve sayfiye bölgeleriyle ilgili bilgi verilmiş, amaç, kapsam, yöntem ve mevcut literatür tanımlandıktan
sonra, birinci bölümde İstanbul haritalarının gelişim süreci anlatılmıştır. İkinci bölümde, içerdikleri alanın
büyüklüğüne göre haritalar sistematize edildikten sonra, bu sınıflama üzerinden haritaların özellikleriyle ilgili
tespitler yapılmıştır. Sonuç bölümünde ise makalede elde edilen ve ortaya çıkarılan bulgulara değinilmiştir.