Toplumsal Cinsiyet Okumaları, Yelda Yanat Bağcı, Editör, Nobel Yayınevi, İstanbul, ss.97-122, 2021
Biyolojik olarak kadın ya da erkek olma durumunun dışında, doğal olarak ve kendiliğinden var olmayan ama sürekli üretilen “kadın olma” ve “erkek olma” gerekleri yani “toplumsal cinsiyet rolleri” kadın çalışmalarının ana konularından biridir. Toplumsal cinsiyet rolleri, bireye özellikle çocukluk yıllarından itibaren yoğun bir şekilde öğretilir ve bu öğreti de en yoğun biçimde medya, kültür ve sanat aracılığıyla gerçekleştirilir. Özellikle kadına sınırlarını, yapması gerekenleri, yerini öğreten bu kalıplar, kadını annelik ve erkeğin eşi olma durumu üzerinden şekillendirmeye çalışıp özel alana hapsederken erkeği özne olarak ele alır, özgürleştirir, cesaretlendirir, her türlü hatasını da görmezden gelir.