Çağdaş Hermeneutiğe Doğru: Schleiermacher ve Genel Hermeneutik


Creative Commons License

Taşdelen V.

FELSEFE DÜNYASI, sa.46, ss.189-203, 2007 (Hakemli Dergi)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Basım Tarihi: 2007
  • Dergi Adı: FELSEFE DÜNYASI
  • Derginin Tarandığı İndeksler: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.189-203
  • Yıldız Teknik Üniversitesi Adresli: Hayır

Özet

Friedrich Daniel Ernst Schleiermacher 1768–1834 yılları arasında yaşamış Alman ilahiyatçısı, filozofu ve eğitimcisidir. Çağdaş Protestan ilahiyatının kurucusudur. Klasik filologdur. Filoloji konusunda en iyi bilinen çalışması, Platon üzerinde yaptığı çalışmadır. Platon’un diyaloglarını Almancaya çevirmiş, onları, giriş yazıları ve açıklayıcı notlarla birlikte yayınlamıştır. Schleiermacher, daha çok hermeneutik üzerindeki görüşleri ve çağdaş hermeneutiğe olan katkıları ile tanınır. Görüşlerini ilkin aforizmalar şeklinde yazmış daha sonra bu görüşlerini ayrıntılandırmıştır. 1810–1834 yılları arasında Berlin Üniversitesinde Protestan teolojisi kürsüsünde görev yapmış ve hermeneutik konusunda dersler vermiştir. Ölümünden sonra, 1838 yılında, öğrencisi F. Lücke, hermeneutik konusundaki görüşlerinin özünü yansıtan ve 1819’dan sonraki çalışmalarını ihtiva eden Hermeneutik ve Eleştiri (Hermeneutik und Kritik) adlı kitabını yayınlamıştır.

Schleiermacher’in hermeneutik anlayışı, “genel hermeneutik” olarak adlandırılır. Schleiermacher bu başlık altında anılan çabasıyla hermeneutiği, özel hermeneutikler olarak değil, insani ifadeleri anlamanın bilimi ve sanatı olarak temellendirmeye çalışmıştır. Bu şekilde Chladenius’un başlattığı ve tam olarak geliştiremediği hermeneutik anlayışı geliştirmiş ve Dilthey’ın yöntembilimsel hermeneutiğine doğru evrimini sağlamıştır. Bu evrimin temelinde hermeneutiği salt dinsel metinleri anlama çabası olmaktan çıkaran tutum yer alır. Bu tutum Chladenius’ta açık ifadesine kavuşur. Buna göre hermeneutik şiir, tarih ve filoloji gibi alanlarda bir anlama ve yorumlama kuramı olarak işlev görür. Schleiermacher, Chladenius’un bu tutumunu geliştirir ve giderek sistematik bir yapıya bürünmesini sağlar. Bu tutum Dilthey’ın yöntembilimsel hermeneutiğinde en yetkin ifadesine kavuşur.