1.Mimarlık ve Şehircilik Sempozyumu, İstanbul, Turkey, 28 - 29 March 2019, pp.97-98
Kent nufüsunun artışı, yerleşim alanlarının daha geniş mesafelere yayılmasına sebep olmaktadır. Bu
durum; ulaşım talebini arttırmakta ve yolculuk mesafelerinin uzamasından dolayı entegre taşımacılık
sistemlerinin kullanılmasını zorunluluk haline getirmektedir. Bu şekilde gelişen şehirlerde çoklu ulaşım
sistemlerinin bir araya gelmesine bağlı olarak ulaşım aktarma merkezi kavramı ortaya çıkmıştır.
Ulaşım aktarma merkezlerinin toplu taşıma sistemlerinde çok önemli bir yeri olmakla birlikte kentsel
yapıyı etkileyen ve şehrin algısını iyileştirmek için kullanılabilen kamusal mekan niteliği de
bulunmaktadır. Günümüzde, gelişmiş kentlerde toplu taşıma sistemi aynı modlar arasından çıkıp farklı
ulaşım modlarının birbiri ile bağlantısı olacak şekilde büyümektedir. Bunun sonucunda da ulaşım
aktarma merkezi tasarlanacak alanın bütünsel olarak planlanması ve yolcuların bekleme sürelerinde
ihtiyaçlarına cevap verecek nitelikte olması amaçlanmaktadır.
Metropol şehirlerde yüksek yolcu taşıma kapasitesi nedeniyle ana ulaşım akslarında ulaşım modu olarak
önemli ölçüde raylı sistemler kullanılmaktadır. Ancak raylı sistemlerin besleme modlarından biri olan
lastik tekerlekli (otobüs, özel araç, taksi vb.) ulaşım araçlarının tasarım boyutunda ayrı düşünülmesi ve
ulaşım sistemlerinin bütünsel olarak ele alınmaması, birbirinden bağımsız tasarlanan istasyon ve
duraklar arasında oluşan uzun yürüme mesafeleri, yaya bağlantı noktalarındaki güvenliğin düşük olması
gibi sorunlara neden olmaktadır.
Gelişen kentlerde ulaşım sistemi, otobüs aktarma alanlarının raylı sistem planlama sürecine
dahil edilerek birlikte düşünüldüğü; uzun, tek tek ve açık alanda oluşturulan peronların yerine,
bekleme alanı olan, yolcuların ve işletme çalışanlarının temel ihtiyaçlarını giderebildiği
mekanlardan oluşan yapılar geliştirilmektedir.
Çalışma kapsamında, dünya üzerinde otobüs ulaşımı ile bağlantısı olan aktarma merkezlerinin
tasarımları; erişilebilirlik, bilgilendirme ve yönlendirme, mekanlar ve donatılar, emniyet ve
güvenlik başlıkları altında incelenmektedir. Bu alanlar hem operasyonel kullanıma hem de
yolculara hizmet ettiği için önemli bir kamusal işlev taşımaktadır. Ülkemizde otobüs aktarma
merkezi kavramının yeterli nitelikte olmaması ve standart bir tasarım anlayışının bulunmaması
nedeniyle çalışma kapsamında metro bağlantılı mevcut peron alanları ele alınmış, yolcu ve
operasyonda çalışan kişilerle görüşülerek güncel durum tespitleri yapılmıştır.
1.Mimarlık ve Şehircilik Sempozyumu 28-29 Mart 2019
98
Bu verilere dayanarak, tasarım sürecine katkı sağlamak için irdelenen başlıklar üzerinden
İstanbul otobüs peron alanlarında mekansal incelemeler gerçekleştirilmiştir.
Bildiri, otobüs aktarma merkezlerinin tasarımsal yaklaşımının temelini oluşturmayı ve toplu
taşıma sistemlerinin ve tesislerinin yeniden yapılandırılmasını etkilemeyi amaçlamakta olup
bildiri kapsamında aktarma merkezlerinin tasarımına yönelik incelenen başlıklardan elde edilen
bulgular ortaya konmaya ve tartışılmaya çalışılacaktır.
Özellikle İstanbul’da toplu taşımanın dönüşümüne odaklanarak;
• İşletme odaklı toplu taşıma kavramı yerine kullanıcı odaklı mekanlar tasarlamayı ilk sıraya
yerleştirmek,
• Ulaşım aktarma merkezleri içinde ve çevresinde fiziksel erişilebilirlik için iyileştirmeler
sağlamak,
• Peron alanlarında kimliksiz ve yetersiz bekleme alanı yerine yolcu ihtiyaçlarının karşılanacağı
konforlu mekanlar ile yolculuğun kalitesini arttırmak,
• Yolcuların eksik bilgilendirme nedeniyle yaşadıkları karışıklıkları önlemek için kapsamlı
bilgilendirme ve işaretlemeler ile iyi tasarlanmış aktarma merkezleri oluşturmak,
• Yeni inşa edilecek tesislerde peron alanlarında yaşanan yaya kazalarının önlenmesi amacıyla
güvenlik kriterini tasarımda öncelikli hale getirmek,
• Hızlı, konforlu ve güvenli yolculukların sağlanması ile entegre ulaşım sisteminin
bütünleşmesi hedeflenmektedir.
Anahtar kelimeler: Toplu taşıma, ulaşım aktarma merkezleri, ulaşım aktarma merkezleri
tasarımı, ulaşım.