3rd INTERNATIONAL CONFERENCE ON SUSTAINABLE CITIES AND URBAN LANDSCAPES, Girne, Kıbrıs (Kktc), 13 - 14 Aralık 2024, cilt.1, sa.1, ss.495-522, (Tam Metin Bildiri)
Tarih boyunca depremler binaların ve kentsel alanların zarar görmesine neden olmuş, kent ve toplumu ekonomik, sosyal ve fiziksel yönden olumsuz etkilemiştir. Özellikle deprem sonrasında kullanılamaz duruma gelen konutların yeniden inşası uzun sürebileceğinden, insanların barınma gereksinimine çözüm olarak geçici konutlar inşa edilmiştir. Ulusal ve uluslararası ölçekte deprem sonrası inşa edilecek geçici konut için birçok öneri geliştirilmiştir. Ancak barınma gereksinimine hızlı bir çözüm olması amacıyla genellikle standart birimlerden meydana gelen, sürdürülebilirlik ilkelerini içermeyen, bölgelerin kültürel, sosyal ve iklimsel koşulları göz ardı edilerek inşa edilen geçici konutlar, kullanıcıların gereksinimlerini tam olarak karşılayamadığından terk edilebilmekte ve kentte farklı sorunların meydana gelmesine neden olabilmektedir. Ayrıca geçici konutların kalıcı konuta dönüştürülmesiyle plansız yerleşim alanları oluşmakta ve kent dokusu üzerinde olumsuz etkiler ortaya çıkmaktadır. Yeni yaşam alanı oluşturan geçici konut alanlarının ekonomik, sosyal, kültürel ve çevresel olarak, toplum ve kent üzerinde önemli etkileri bulunmaktadır. Bu çalışma kapsamında önerilecek ahşap modüler sistemle deprem sonrası geçici barınma sorununun hızlı bir biçimde giderilmesi sonucu; projede kullanıcı odaklı, sürdürülebilir ve çevre dostu çözümler hedeflenmektedir. Ahşap modüler sistemin sağladığı avantajlar geçici konut tasarımına dahil edilerek sürdürülebilir bir mimari oluşturulması sonucu, toplumun değişen gereksinim ve istekleriyle birlikte kentin kültürel ve sosyal kimliğine uygun esnek geçici konutlar üretilebilir. Böylece kullanıcıların deprem sonrası geçici barınma gereksinimi en kısa sürede karşılanabilir, depremden etkilenen bölge için güvenli bir yaşam alanı oluşturulabilir ve olumsuz çevresel etkiler azaltılabilir.