JOURNAL OF TURKISH STUDIES, cilt.12, sa.22, ss.587-596, 2017 (Hakemli Dergi)
Tanzimat edebiyatının en önemli isimlerinden Recaizade Mahmut
Ekrem’in oğlu ve döneminin ünlü gazeteci-yazarlarından olan Ercüment
Ekrem Talu’nun, henüz Osmanlıcadan bugünkü alfabeye aktarılmamış
nitelikli eserlerinden biri Teravihten Sahura (1923) adlı hikâye kitabıdır.
Kitap, cumhuriyetin kuruluş aşamasında devrin sosyal ve politik
havasının ince ayrıntılarla, hiciv ve mübalağa ile gözler önüne serildiği
önemli eserlerdendir.
Teravihten Sahura’yı oluşturan hikâyeler birkaç farklı tema
çevresinde ilerler. Bunlardan ilki, Batı’dan gelen, bir anlamda
medeniyetin sembolü olan icat ya da yaşam tarzının, belki de ahlâk
anlayışının insanları düşürdüğü zor/komik durumlardır.
Çapkınlık merkezli hikâyelerde yapılan şey de benzer şekilde Batı
ahlâkının ve alafrangalığın eleştirisidir. Yazar eserin yanlışlıklar üzerine
kurarak eleştirmek istediği noktayı üst perdeden konuşmadan tespit eder
yalnızca. Bu da ona mesaj vermeye çalışmadan istediği konuyu
işlemesine olanak tanır.
Bir kısım hikâyeler her ne kadar inandırıcılıktan uzak da olsalar
mizah unsurunu oluşturmak için yazarın abartıya kaçmayı tercih ettiği
görülmektedir. Bunun yanı sıra mizahi yönü yüksek ve kurgusu kuvvetli
bir anlatım oluşturduğunun altı çizilmelidir. Özellikle tiyatro türünde
yetkin bir anlatıma sahip olduğu açıktır. Hayranlık duyduğu Ahmet
Rasim ve Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın tarzlarıyla aynı düzlemde ve onların
kalitesinde eserler verdiği de belirtilmelidir. Tüm bunlara, ülkenin siyasi
ortamıyla ilgili ayrıntıların ardına sakladığı, ders vermek yerine yorumu
okuyucuya bıraktığı eleştirel yaklaşımı da yazarın bir başarısı olarak
eklemek gerekir.