Havzaların Ekolojik Değerlerinin Korunması ve Planlanmasında Yasal Mevzuatların Yeri – Konya Kapalı Havzası Örneği


Türedi S. Ş., Var M.

V.KENTSEL MORFOLOJİ SEMPOZYUMU, Trabzon, Türkiye, 12 - 14 Mayıs 2025, (Yayınlanmadı)

  • Yayın Türü: Bildiri / Yayınlanmadı
  • Basıldığı Şehir: Trabzon
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Yıldız Teknik Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Özet

Havzalar içerdiği doğal ve ekolojik desenleri ile önemli ekosistemlere sahip olup; artan nüfus,

antropojen kaynaklı baskılar, coğrafi karakteristiğe uymayan yanlış arazi kullanım ve küreselulusal

yasal mevzuata aykırı kullanımlara bağlı olarak ekolojik bozulma ve habitat

parçalanmasına maruz kalmaktadır. Havzada görülen bu durumlar sadece doğal ekosistemleri

değil, beşerî coğrafyayı da etkilemekte ve bölge halkının sosyo ekonomik yapısını

değiştirmektedir. Bu noktada havzalarda sınırları belirleyen ve karşı karşıya gelen ekonomik ve

ekolojik ihtiyaçlar arasındaki optimal dengeyi (Turgut, 2009) ve koruma kullanma dengesini

sağlayan araçlar yasal mevzuatlardır.

Küresel ölçekte çevre hakkının temellerinin atıldığı ve koruma-kullanma dengesine ilişkin ilk

temel kavram Brundtland (1987) raporunda yer alan ‘Sürdürülebilir Kalkınma-Sustainable

Development’ ilkesidir. Çevre akımının düşünsel temelleri küresel, bölgesel ve yerel ölçekteki

yasal çevre mevzuatlarında yer almış, birçok yönetmelik ve genelgeler ile koruma altına

alınmaya çalışılmıştır. Fakat mevzuatlardaki istisnai durumlar, kamu yararı ibareleri,

uyumsuzluklar neticesinde havzadaki flora, fauna, endemik türler ve habitatlar, ekolojik

bütünlük ve biyoçeşitliliğe sahip hassas ekosistemler zarar görmektedir. Çünkü havzadaki

doğal kaynaklar idari sınırlar ile bölünmemiş olup, makro ve mikro ölçekte birçok bölgeyi

kapsayan bütünlüktedir (McHarg, 1981). Politik sınırlardan ziyade doğal, fizyografik ve

hidrolojik sınırlara dayanan havzalar, içerdiği farklı ekosistemler ve çeşitli doğal yapı

karakteristiği ile heterojen yapıya sahiptir.

Konya Kapalı Havzası da hassas karasal ve akuatik ortamları ile ekosistem sürdürülebilirliğinin

bozulduğu problemli alandır. Zengin ve farklı jeolojiye sahip havzanın litolojik özelliklerinin

dikkate alınmaması sonucu oluşan karstik oluşumlar, tarımsal arazi kayıplarına ve doğal

dengenin bozunumuna yol açmaktadır. Klimatik ve akuatik karakterine uygun olmadan yapılan

sulu tarım faaliyetleri, havzadaki yeraltı su seviyelerinde ciddi azalmaya yol açmış, tarımsal

üretimin ve diğer doğal değerlerin geleceğini tehdit altında bırakmaktadır.

İnsanoğlunun çevreyi kullanmadan; çevre bileşenleri üzerinde olumsuz etkide bulunmadan

varlığını sürdürebilmesi olanaksızdır (Gürseller, 2008; Turgut, 2009). Bu doğrultuda korumakullanma

dengesini sağlayacak olan yasal mevzuatların önemi büyüktür. Vermiş olduğu

belirsizlik ve açıklar doğal kaynaklarda bozunuma yol açmaktadır.

Bu doğrultuda Konya Kapalı Havzası’nda yaşanan ekolojik bozulma kavramı, yasal mevzuat

çerçevesinde incelenmiştir. Çünkü çevre hukukunun en sıkı ilişki içerisinde bulunduğu alanların

başında ekoloji gelmektedir. Havzanın korunmaya değer olan işlevlerinin bozulma ve

kayıplarının nedenini ortaya koyarak, koruma yaklaşımının havza planlama sürecine dahil

edilmesi ise ekolojik havza planları ile mümkündür (Ndubisi, 2002). Fakat bu planlar, yasal

mevzuat açıkları, kamu yararı ibareleri ve yönetmeliklerdeki eksiklikler neticesinde

uygulanabilirliği azalmaktadır.

Havzanın doğal karakterini oluşturan fizyografik, jeolojik, edafik, akvatik ve biyotik faktörler,

mevzuat ilişkileri içerisinde incelenmiş olup, çalışmanın temel çerçevesini oluşturmaktadır.

Ekolojik ve ekonomik değerlerin sürdürülebilir olmak kaydı ile yerleşim alanlarına entegre

edilmesinin gerekliliğinden (Basiago, 1999) hareketle; havzanın biyolojik bozulmaları ve yanlış

arazi kullanım kararları, yasa ve yönetmelikler çerçevesinde incelenmiştir.

Anahtar Kelimeler: Havza, çevre mevzuatı, havza yönetimi, koruma-kullanma dengesi.