Felsefe Edebiyat Sempozyumu, Van, Türkiye, 29 - 30 Nisan 2015, ss.433-445
Felsefî eserler, teorik ve kavramsal bir çerçeve içinde ortaya çıkarlar. Sanat ve edebiyat eserlerinde ise ancak esere gömülü bir kavramsal yapıdan, örtük bir felsefeden söz edilebilir. Yine benzer şekilde, felsefelerin, kavramların, görüşlerin edebiyat eserlerinde ete kemiğe büründüğü, olayların anlatımında, belirli tiplerin şahsında, belirli kahramanların bakış açılarında cisimleştiği görülür. Edebiyat ve felsefe eserlerindeki bu örtük yapı, onların “çevrilebilirlik” özelliğini gündeme taşır. “Çevrilebilirlik”, bu bağlamda, bir içeriğin bir dilden başka bir dile aktarımını değil, türler arasındaki taşınabilirliği, birinin dilinden ötekisinin diline dönüştürülebilirliği ifade eder. Bunun felsefe ve edebiyatta pek çok örneği vardır. Bu çalışmada felsefe ve edebiyat arasında bir çevrilebilirlik ilişkisinin mümkün olduğu görüşü dile getirilecek, yapılan alıntı ve açıklamalarla bu görüş örneklenmeye çalışılacaktır.