TRANSIST 2017-International Istanbul Transportation Congress and Fair, İstanbul, Türkiye, 02 Kasım 2017, ss.25-32
Nüfusu
hızla büyüyen dünyada, kalkınmanın gerektirdiği üretim ve bu üretimin
devamındaki süreçler doğal kaynakların israfına ve çevresel anlamda geri dönüşü
olmayan zararlara neden olmaktadır. Doğal kaynaklarda israfa dayalı süregelen
bu üretim süreci, nüfuzlu ülkeleri güçlü kılmış ancak bazı ülkeleri
yoksullaştırmıştır. Ülkeler arasında baş gösteren refah farkı sosyal dengeyi de
bozmuş ve hem bir gereklilik hem de rekabetçi üstünlük olarak ‘sürdürülebilir
kalkınma’ kavramını ortaya çıkarmıştır. İktisadi anlamda ele alındığında,
fiziki sermayeyi artırıp çevresel sermayeyi azaltacak, yani sürdürülebilir
olmayan bir üretim süreci, hatalı olmaktadır. Bundan dolayı üretimi takip eden
en büyük ve problemli süreç olan lojistik süreci de artık kullanıcılarına
sürdürülebilir bir hizmet vermek zorundadır. Bu çalışmada sürdürülebilirlik
kavramına değinilmiş, sürdürülebilirlik kavramı-lojistik ilişkisi üzerinde
durulmuş ve lojistikte sürdürülebilir bir yaklaşım olarak yeşil lojistik uygulamalarından
söz edilmiştir. Özel anlamda, bir yeşil lojistik uygulaması olarak alternatif
yük taşımacılığı metotları irdelenmiştir. Bu alternatif yöntemlerden kısa
mesafeli, küçük hacimli yük taşımacılığı için bisiklet taşımacılığı ve uzun
mesafeli, büyük hacimli yük taşımacılığı için lojistik köy yapılanmaları incelenmiştir.
Söz konusu taşımacılık metotlarına Türkiye’den ve dünyadan bazı örnekler
verilmiş, son olarak bu alternatif yük taşımacılığı metotlarının çevreye
sağlayabileceği potansiyel faydalara değinilmiştir.
Anahtar sözcükler: Bisiklet taşımacılığı, sürdürülebilir
kalkınma, yeşil lojistik, yük köyü, yük taşımacılığı.