40. YÖNEYLEM ARAŞTIRMASI VE ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ KONGRESİ, İstanbul, Türkiye, 4 - 07 Temmuz 2021, ss.111
COVID-19 pandemisi tüm
dünyayı hem sosyal hem de ekonomik olarak kötü yönde etkilemektedir. Salgının
kötü etkilerinden kurtulmak için tüm dünya salgının başladığı ilk tarihten beri
büyük bir çaba harcamaktadır. Ancak toplumun tamamı hastalığa karşı aşılanmadan
salgının bu kötü etkilerinden kurtulmak pek mümkün görünmemektedir. Tüm dünya
halkını etkileyen bu virüs için nüfusun tamamen aşılanması çok zorlayıcı bir
dağıtım sürecini de beraberinde getirmektedir. Üretilen aşıların tüm dünya
ülkelerine dağıtılması ve ülkelerin kendi içinde uygulayacağı aşı dağıtım
politikaları toplum bağışıklığının oluşması adına büyük önem arz etmektedir.
Aşılar sahip oldukları yapısal özellikler nedeni ile özel taşıma ve saklama
koşullarına sahiptirler. Aşıların taşıma ve depolama sırasında belirli sıcaklık
seviyelerinde tutulması gerekmektedir. Bu nedenle Soğuk Zincir sistemlerine
ihtiyaç duyulmaktadır. Bu sistemler sayesinde aşılar tüm dağıtım sürecinde
bozulmadan son kullanıcıya aktarılabilmektedir. Soğuk Zincirin kırılması
aşıların bozulmasına ya da etkisiz hale gelmesine neden olabilmektedir. Toplumun
tamamının bağışıklığını sağlamak için başlayan aşılama süreci yüksek miktarda
tıbbi atığı da beraberinde getirmektedir. Bu durum aşılama uygulamalarının
yapıldığı sağlık merkezlerinde, tıbbi atık toplama noktalarında ve tıbbi
atıkların taşınmasında kullanılan araçlarda şu ana kadar görülmemiş bir
yoğunluğa sebep olabilmektedir.
Bu çalışmada aşıların
çabuk bozulabilen yapıları ve Soğuk Zincir gereklilikleri dikkate alınarak
Türkiye’de il düzeyinde COVID-19 aşısının dağıtımına odaklanılmıştır. Aşıların
dağıtımının yanı sıra aşı uygulaması sonucu ortaya çıkan tıbbi atıkların
yönetimi konusu da dikkate alınmıştır. Bu kapsamda öncelikle literatürde daha
önce Aşı Dağıtım Optimizasyonu için yapılmış çalışmalar incelenmiş ve COVID-19
aşısının farklılıkları da dikkate alınarak literatürdeki boşluklar ortaya
konmuştur. Daha sonra problemin çözümü için bir Karışık Tamsayılı Programlama
Modeli sunulmuştur. Daha sonra sunulan model deterministik veriler ile İzmir
ili için uygulanmış ve sonuçları analiz edilmiştir. Son olarak gelecek
çalışmalar için birtakım öneriler yapılmıştır.