23. Uluslararası Psikolojik Danışma ve Rehberlik Kongresi, İstanbul, Türkiye, 13 - 15 Haziran 2022, ss.377-379
Ergenlerde Akıllı Telefon Bağımlılığının Yordayıcıları Olarak Bilişsel Çarpıtmalar ve Duygusal Özerklik
Amaç: Bu araştırmanın öncelikli amacı ergenlerde bilişsel çarpıtmalar ve duygusal özerkliğin akıllı telefon bağımlılığı üzerindeki yordayıcı rolünün incelenmesidir. Araştırmada ayrıca ergenlerin akıllı telefon bağımlılığı düzeylerinin cinsiyet, yaş ve gelir düzeyine göre anlamlı bir şekilde farklılaşmanın olup olmadığının incelenmesi de amaçlanmıştır. Araştırmanın bağımsız değişkenlerini cinsiyet, yaş, gelir düzeyi, bilişsel çarpıtmalar ve duygusal özerklik oluşturmaktadır. Araştırmanın bağımlı değişkeni ise lise öğrencilerinin akıllı telefon bağımlılığı düzeyidir.
Yöntem: İlişkisel tarama modelindeki bu araştırmanın evrenini Türkiye’ de öğrenim görmekte olan lise öğrencileri oluşturmaktadır. Araştırmanın çalışma grubunu, 2021-2022 Eğitim-Öğretim yılında 9., 10., 11. ve 12. sınıflarda eğitim görmekte olan, 164 kız, 147 erkek olmak üzere toplam 311 lise öğrencisinden oluşmaktadır. Bu öğrenciler devlete bağlı fen, Anadolu, spor, meslek ve imam hatip liselerinde öğrenim görmekte olan ve araştırmaya gönüllü katılan ortaöğretim öğrencileridir. Araştırma verilerinin toplanmasında Kişisel Bilgi Formu, Akıllı Telefon Bağımlılığı Ölçeği, Bilişsel Çarpıtmalar Ölçeği ve Duygusal Özerklik Ölçeği kullanılmıştır.
Bulgular: T testi analizi sonuçlarına göre lise öğrencilerinin akıllı telefon bağımlılığı düzeyleri cinsiyete göre anlamlı bir şekilde farklılaşmamaktadır. Lise türüne göre ise katılımcıların akıllı telefon bağımlılığı düzeyleri anlamlı bir şekilde farklılaşmaktadır. Buna göre Anadolu lisesi öğrencilerinin ortalamaları (X̄= 30.89), meslek lisesi öğrencilerinden (X̄= 24.65) ve proje imam hatip lisesi öğrencilerinin puanları da (X̄= 30.10) meslek öğrencilerinin puanlarından (X̄= 24.65) manidar seviyede yüksektir. Bulgular ayrıca gelir düzeyi ile akıllı telefon bağımlılığı (r = -.19, p = .001) arasında düşük düzeyde, negatif ve anlamlı bir ilişkinin olduğunu göstermektedir. Bu bulguların yanı sıra katılımcıların yaş ve akıllı telefon bağımlılığı puanları (r = .23, p = -.068) arasında anlamlı bir ilişkinin olmadığı görülmüştür. Lise öğrencilerinin akıllı telefon bağımlılığı düzeyi ile duygusal özerklik seviyesi (r = .35, p =.000) arasında orta düzeyde, pozitif ve manidar; bilişsel çarpıtmalar puanları (r = .28, p =.000) arasında ise düşük düzeyde, pozitif ve manidar bir ilişki olduğu görülmüştür. Çoklu 379 doğrusal regresyon analizi sonucunda duygusal özerklik ve bilişsel çarpıtmalar değişkenlerinin birlikte lise öğrencilerinin akıllı telefon bağımlılığı puanlarını yordadığı ve akıllı telefon bağımlılığı puanlarındaki varyansın %18’ini açıkladığı görülmüştür [F (2, 308) = 33.101, p = 000, R � = 0.177]. Standardize edilmiş regresyon katsayısına (β) göre, yordayıcı değişkenlerin akıllı telefon bağımlılığı üzerindeki göreli önem sırası; duygusal özerklik (β = 0.316) ve bilişsel çarpıtmalar (β = 0.230) şeklindedir. Sonuçlar: Araştırmadan elde edilen bulgulara göre, lise öğrencilerinin cinsiyet ve yaşa göre akıllı telefon bağımlılığı düzeyleri değişmemektedir. Meslek lisesi öğrencilerinin akıllı telefon bağımlılığı düzeyleri ise hem anadolu hem proje imam hatip lisesi öğrencilerinden daha düşüktür. Ekonomik duruma göre ise gelir düzeyi arttıkça akıllı telefon bağımlılığı seviyesinin de düşük bir düzeyde de olsa arttığı görülmektedir. Bu araştırmada, duygusal özerklik ve akıllı telefon bağımlılığı arasında orta düzeyde bir ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bilişsel çarpıtmalar ve akıllı telefon bağımlılığı arasında ise düşük düzeyde bir ilişki bulunmuştur. Bu araştırmanın sonuçlarına göre, lise öğrencilerinin bilişsel çarpıtmaları azaldıkça akıllı telefon bağımlılığı da azalmaktadır. Duygusal özerklik ölçeğinde puanların yüksekliği, ergenin duygusal olarak özerkleşememesinin göstergesidir. Buna göre lise öğrencilerinin duygusal özerklik düzeyleri geliştikçe akıllı telefon bağımlılığı azalmaktadır. Araştırmaya ilişkin puanlar incelendiğinde, duygusal özerklik ve bilişsel çarpıtmaların akıllı telefon bağımlılığını pozitif olarak yordadığı görülmektedir. Duygusal özerkliğin bilişsel çarpıtmalara göre akıllı telefon bağımlılığını yordama gücü daha yüksek bulunmuştur. Duygusal olarak özerkliği düşük olan ergenlerin akıllı telefon bağımlılığının daha yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu araştırmanın sonuçlarının, ailelerin, akıllı telefon bağımlılığı konusunda, ergenleri nasıl destekleyeceklerini öğrenmeleri ile ilgili faydası olabilir. Ayrıca bu araştırmadan elde edilen sonuçlar, eğitimciler ve alanda çalışan ruh sağlığı uzmanları için ergenlik çağındaki bireylerle akıllı telefon bağımlılığı için duygusal özerkliğin geliştirilmesi ve bilişsel çarpıtmaların azaltılması amaçlı seminer, psiko-eğitim vb. çalışmalar hazırlamalarına betimsel bir dayanak olabilir.
Anahtar Kelimeler: Akıllı Telefon Bağımlılığı, Bilişsel Çarpıtmalar, Duygusal Özerklik,
Ergenlik