Duzce Medical Journal, vol.23, pp.122-130, 2021 (Scopus)
Aim: The aim of this study is to investigate individuals’ attitude towards the coronavirus
disease 2019 (COVID-19) vaccine, and explain vaccination intention in the framework of the
theory of reasoned action. The study extends the theory of reasoned action with country of
origin image variable.
Material and Methods: The data of the study were collected by survey method. The survey
consists of a total of 48 items, including individual innovativeness, subjective norms, attitude
towards COVID-19 vaccine, intention to get COVID-19 vaccine, country of origin image,
demographic characteristics, and general opinions about the vaccine and COVID-19. 333
participants answered the surveys. Data were analyzed by structural equation modeling using
SPSS v.21 and AMOS v.23 package programs.
Results: Attitude towards German COVID-19 vaccine (β=0.888, p<0.001) and German’s
country of origin (β=0.436, p<0.001) variables have significant and positive relationships with
intention to get German vaccine. Subjective norms (β=0.750, p<0.001), China’s country of
image (β=0.265, p<0.001), attitude towards Chinese COVID-19 vaccine (β=0.198, p<0.001),
variables have significant and positive relationships with intention to get Chinese COVID-19
vaccine. Country of origin image is significantly and positively related to both attitude towards
German COVID-19 vaccine (β=0.690, p<0.001) and Chinese COVID-19 vaccine (β=0.461,
p<0.001).
Conclusion: The most important factor associated with the intention to get German COVID19 vaccine is the attitude towards the COVID-19 vaccine. The most important factor associated
with the intention to get Chinese COVID-19 vaccine is the subjective norm. Country of origin
image is a significant variable for both countries.
Keywords: COVID-19 vaccine; theory of reasoned action; country of origin image; public health.
Amaç: Bu çalışmanın amacı, bireylerin koronavirüs hastalığı 2019 (coronavirus disease 2019,
COVID-19) aşısına yönelik tutumlarını inceleyerek, aşı olma niyetini gerekçeli eylem teorisi
çerçevesinde açıklamaktır. Çalışma gerekçeli eylem teorisini menşei ülke imajı değişkeni ile
genişletmektedir.
Gereç ve Yöntemler: Çalışmanın verileri anket yöntemiyle toplanmıştır. Anket, bireysel
yenilikçilik, subjektif normlar, COVID-19 aşısına yönelik tutum, COVID-19 aşısı olma niyeti,
menşe ülke imajı, demografik özellikler ve aşı ve COVID-19 hakkında genel görüşler dahil
olmak üzere toplam 48 maddeden oluşmaktadır. 333 katılımcı anketleri cevaplandırmıştır.
Veriler SPSS v.21 ve AMOS v.23 paket programları kullanılarak yapısal eşitlik modellemesi
ile analiz edilmiştir.
Bulgular: Alman COVID-19 aşısına yönelik tutum (β=0,888; p<0,001) ve Almanya’nın
menşei ülke imajı (β=0,436; p<0,001) değişkenleri, Alman aşısı olma niyeti ile anlamlı ve
pozitif ilişkilidir. Subjektif normlar (β=0,750; p<0,001), Çin’in menşei ülke imajı (β=0,265;
p<0,001), ve Çin aşısına yönelik tutum (β=0,198; p<0,001) değişkenleri Çin aşısı olma niyeti
ile anlamlı ve pozitif ilişkilidir. Menşei ülke imajı, hem Alman COVID-19 aşısına yönelik
tutum ile (β=0,690; p<0,001), hem de Çin COVID-19 aşısına yönelik tutum (β=0,461;
p<0,001) ile anlamlı ve pozitif ilişkilidir.
Sonuç: Alman COVID-19 aşısı olma niyeti ile ilişkili en önemli faktör Alman COVID-19
aşısına yönelik tutumdur. Çin COVID-19 aşısı olma niyetiyle ilişkili en önemli faktör,
subjektif normlardır. Menşei ülke imajı, her iki ülke için de önemli bir değişkendir.
Anahtar kelimeler: COVID-19 aşısı; gerekçeli eylem teorisi; menşei ülke imajı; halk sağlığı